Enflasyonun Baz Etkisiyle Düşmesine Kesk’ten Tepki: “Enflasyonu Düşürmek Satın Alma Gücümüzdür”
Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre; Ocak ayında yüzde 6,65 artan ancak baz etkisiyle yıllık yüzde 57,68’e gerileyen enflasyon rakamlarına tepki gösterdi. “Düşen enflasyon bizim alım gücümüz değil” başlıklı açıklamada; “TÜİK’in baz etkisiyle yavaşlayan yıllık enflasyon rakamları üzerinden ‘enflasyonu düşürdük’ demek kamuoyunu aldatmaya çalışmaktır. Halk her gün iliklerine kadar yaşamaya devam ediyor, hayır” TÜİK’in devirdiği rakamlarla ne kadar saklamaya çalışsalar da.
TÜİK bugün 2023’ün ilk ayı enflasyon rakamlarını açıkladı. TÜİK’e göre enflasyon aylık yüzde 6,65 artarken yıllık enflasyon baz etkisiyle yüzde 57,68’e geriledi. Öte yandan Enflasyon Araştırma Kümesi (ENAG), Ocak ayında aylık enflasyonun yüzde 9,62 arttığını, yıllık enflasyonun ise yüzde 121,62 olduğunu açıkladı.
KESK, Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati’nin baz etkisiyle gerileyen yıllık enflasyona ilişkin açıklamasına tepki göstererek, “Mevcut veriler enflasyondaki en zorlu dönemi geride bıraktığımızı ve önümüzdeki ayların çok daha iyi olacağını gösteriyor” dedi.
“İNSANLAR HAYATIN MALİYETİNİ İLİKLERİNE KADAR YAŞAMAYA DEVAM EDİYOR”
KESK’ten yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi:
“Mevcut hükümet sözcüleri ‘ekonomi politikalarımız sonuç verdi, enflasyonu düşürdük, en zor dönemi geride bıraktık’ şeklinde açıklamalar yapsa da TÜİK verilerine göre artık güneş çamura bulanmıyor. Devlet ve TÜİK verileriyle her şey toz pembe olabilir.Bu açıklamaların ve düşmanlığın karşılığı yok, TÜİK’in elindeki rakamlarla halk ne kadar saklamaya çalışsa da yaşamanın maliyetini her gün iliklerine kadar yaşamaya devam ediyor. yuvarlandı.
“ENFLASYONU DÜŞÜRDÜK DEMEK, MİLLETİ ALDATMAKTIR”
TÜİK’in baz etkisiyle yavaşlayan yıllık enflasyon rakamları üzerinden ‘enflasyonu düşürdük’ demek, kamuoyunu aldatmaya çalışmaktır. Ancak yıllık enflasyon baz etkisiyle yavaşlasa da hayat pahalılığı artmaya devam ediyor. Nitekim sadece son bir ayda başta gıda olmak üzere temel tüketim kalemlerine ortalama yüzde 20, ulaşım ücretlerine ise yüzde 40 zam yapıldı. Yüzde 25 sınırlamasına rağmen özellikle büyükşehirlerde kira artışı yıllık yüzde 300’ü buldu.
“İŞÇİNİN YOKSULLUĞU DERİNLEŞİYOR”
Ancak bu artış yağmuru TÜİK verilerine minik damlalar olarak yansıdı. Enflasyon bunu halktan ve emekçiden alınan, hazine garantisi olarak sermayeye ve zenginlere aktarılan ağır bir vergiye, Döviz Korumalı Mevduata dönüştürmüştür. Maaşları ve ücretleri TÜİK’in sanal rakamlarına göre artırılan ama tüketirken hayatın gerçek enflasyonuna maruz kalan, gelir vergisiyle gasp edilen işçilerin yoksulluğu derinleşiyor.